Kararlar adil ve objektif oldukları ölçüde faydalı
19 Nisan 2013 ANKARA
Türkiye, Avrupa
Parlamentosu AB Komisyonu'nun 2012 Türkiye İlerleme Raporu'na ilişkin
olarak, parlamentonun bu tür kararlarının adil ve objektif oldukları
ölçüde faydalı bulunduğunu bildirdi.
Türkiye, Avrupa Parlamentosu
(AP) AB Komisyonu'nun 2012 Türkiye İlerleme Raporu'na ilişkin
olarak, parlamentonun bu tür kararlarının adil ve objektif oldukları
ölçüde faydalı bulunduğunu bildirdi.
Dışişleri Bakanlığı'ndan
yapılan açıklamada, AP'nun AB Komisyonu'nun 2012 Türkiye İlerleme
Raporu'na dair kararının Fransa'nın Strasbourg kentinde yapılan AP Genel
Kurulu toplantısı esnasında oylanarak kabul edildiği belirtildi.
AB
kurumlarının aday ülkeler hakkındaki değerlendirmelerinin, katılım
süreçlerindeki gerekliliklere dikkat çekmenin ötesinde, bu süreçlerin
ilerletilmesini teşvik edici olmalarının beklendiği belirtilen
açıklamada, bu çerçevede AP tarafından yayımlanan bu tür kararların da
adil ve objektif oldukları ölçüde faydalı bulunduğu vurgulandı.
Açıklama,
Hollandalı Hristiyan Demokrat Ria Oomen-Ruijten tarafından hazırlanan
söz konusu AP kararında, Türkiye'nin siyasi reformlar alanında atılan
olumlu adımlara yer verildiği, bu kapsamda, 4. Yargı Reformu Paketi,
Kamu Denetçiliği Kanunu ve ilk kamu denetçisinin atanması, Ulusal İnsan
Hakları Kurumu'nun kuruluşuna dair kanun, Ailenin Korunması ve Kadına
Karşı Şiddetin Önlenmesi Kanunu, gayrimenkul hakları bağlamında Vakıflar
Kanunu'nda yapılan değişiklikler gibi yasal düzenlemelere işaret
edildiği kaydedildi.
PKK'nın terörist eylemlerinin güçlü biçimde kınanması
Açıklamada, bununla beraber kararın, PKK'nın terörist
faaliyetlerinden kaynaklanan durumun bir çatışma olarak nitelendirilmesi
gibi bazı yanlış algı ve değerlendirmeler içerdiğinin görüldüğü ifade
edildi.
Kararda yer alan, "AB ülkelerinin Türkiye ile terörle
mücadele konusunda işbirliğini artırmalarına" yönelik çağrının
memnuniyetle karşılandığı bildirilen açıklamada, ayrıca AB terörist
örgütler listesindeki PKK'nın terörist eylemlerinin güçlü biçimde
kınandığının görüldüğü vurgulandı.
AB'ye üyelik müzakereleri
bağlamında kararda, "Bölgesel Politika ve Yapısal Araçların
Koordinasyonu-22" faslının açılması çağrısında bulunulduğu, siyasi
reform süreciyle yakından alakalı "Yargı ve Temel Haklar-23" ve "Adalet,
Özgürlük ve Güvenlik-24" fasıllarına ilişkin engelin kaldırılmasının
istendiği, ayrıca "Enerji-15" ve "Sosyal Politika ve İstihdam-19"
fasıllarının da müzakerelere açılmasının öneminin vurgulandığı
belirtildi.
Açıklamada, Türkiye'nin bölgesel rolünün ve AB
bakımından taşıdığı anahtar konumun da vurgulandığı kararda, Suriye'deki
demokratik güçlere verilen destekten ve Suriyeli sığınmacılara sağlanan
insani yardımdan da övgüyle bahsedildiği belirtildi.
"Uludere olayının takdim şekli dengeli ve adil olmaktan uzaktır"
Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Bu olumlu hususların, ne
yazık ki kararın taraflı ve Türkiye tarafından kabulü mümkün olmayan
unsurları da
içerdiği gerçeğini değiştirmemektedir. Örneğin, Uludere
olayının karardaki takdim şekli dengeli ve adil
olmaktan uzak
bulunmaktadır. Bunun yanı sıra AB'nin Kıbrıs konusuna dair sakat ve
taraflı tutumu, bahse
konu AP kararına da maalesef yansımıştır. Kıbrıslı
Türklerin egemenlik haklarını göz ardı eden ve yapıcılıktan
uzak
yaklaşımlar tarafımızdan hiçbir surette kabul görmeyecektir. AB, adada
çözüme öncelikle tarafsız ve
objektif hareket etmek suretiyle yardımcı
olabilir."
Öte yandan kararda, yasa dışı göçle mücadele
bağlamında Türkiye ve AB arasında parafe edilen Geri Kabul
Anlaşması'nın
imzalanmasına önem verildiğinin kaydedildiği bildirildi.
Açıklamada,
"AB tarafına müteaddit kereler ifade olunduğu üzere, bahse konu
anlaşmayla ilgili atacağımız adımlar, vatandaşlarımıza vize muafiyeti
sağlanması konusunda AB'nin atacağı eş zamanlı ve adil adımlara
bağlıdır.
Bu çerçevede, 24. fasıldaki birçok kriteri karşılayan önemli
bir reform niteliğindeki Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu'nun da
11 Nisan 2013 tarihinde yürürlüğe girdiğinin bu vesileyle
vurgulanmasında fayda görülmektedir"
ifadesi kullanıldı.
Türkiye'nin
AB'ye katılım hedefi doğrultusunda kararlılıkla gayret sarf ettiğinin
belirtildiği açıklamada, AB ile diyalog ve işbirliğine önem atfedildiği
vurgulandı.
AB'ye üyelik sürecinde ilerleme sağlanmasının, sadece
Türkiye ve AB için değil, küresel yansımalarıyla tüm bölgede yeni
fırsatları da beraberinde getireceği kaydedildi.