Akil İnsanlar Şırnak'ta
20 Nisan 2013 ŞIRNAK
Akil İnsanlar Güneydoğu Anadolu Bölgesi Heyeti, 2011'in aralık ayında Irak sınırındaki olayda ölenlerin ailelerini ziyaret etti.
Gülyazı köyüne gelen Heyet Başkanı Yılmaz Ensaroğlu ile üyeler
Mehmet Emin Ekmen, Kezban Hatemi, Yılmaz Erdoğan, Ahmet Faruk Ünsal,
Etyen Mahçupyan, Murat Belge ve Fazıl Hüsnü Erdem'i olayda yakınlarını
kaybeden aileler karşıladı.
Gülyazı Köyü Camisi'nde ailelerle
bir araya gelen heyet üyeleri, olayda ölenlerin yakınlarını
dinledi. Ölen yakınlarının fotoğraflarını heyet üyelerine gösteren
aileler ise çözüm sürecinin desteklenmesini istedi.
Heyet üyesi
Ahmet Faruk Ünsal, burada yaptığı açıklamada, savaşın, çatışmanın en
büyük acısını bölgede bu köyün yaşadığını ifade ederek, şöyle konuştu:
"Burada
büyük bir faciayla 34 kardeşimizi kaybettik. Bu süreç, başka Roboski
olmasın, gençler ölmesin, cezaevine düşmesinler, barış ve kardeşlik
içerisinde bundan sonra hayatımızı devam etmenin kararlılığıdır. Bütün
Güneydoğu'da olduğu gibi Roboski'de de barışa destek var. Bu sürecin
selametle yürümesi kalıcı adil bir barışa dönüşmesi, Türkiye'nin
önündeki en önemli şanslardan bir tanesidir."
Ailelerden çözüm sürecine destek
Olayda oğlu Erkan Encü'yü kaybeden anne Felek Encü de barışı canı
gönülden isteyip, desteklediklerini belirterek, "Ama bizim adalet
arayışımız devam edecek. Hiçbir zaman davamızdan vazgeçmeyeceğiz. Bunu
Başbakan'dan istiyoruz. Bu olayın faillerini belirlesin. Artık
yüreğimize su serpilsin. Acılarımız daha taze. Başbakan vicdanlı bir
insan. Bu olayın faillerini ortaya çıkarsın. Bu acıları taşıyacak
gücümüz kalmadı" diye konuştu.
Olayda oğlunu kaybeden Mercan Encü
ise artık gözlerinde yaş kalmadığını ifade ederek, "Biz Türk ve Kürt,
kardeşiz. Laz ve Çerkez farkımız yok. Herkes hakkını istiyor, kimliğini
istiyor. Bu çocuklar ekmek tekneleri için gittiler. Barış sürecini
bizden fazla isteyen yoktur" ifadelerini kullandı.
Aynı olayda
hayatını kaybeden Mehmet Ali Tosun'un babası Zeki Tosun da barış
sürecini başlatanları kutladığını kaydederek, şunları söyledi:
"Kalıcı
barışı birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için desteklemeliyiz. Vicdanı
olan herkes bu barış sürecini desteklemelidir. TBMM Uludere Alt
Komisyonu'nun raporunu kabul edenler, kendi çocukları burada ölseydi,
yine de kabul edecekler miydi? Bu komisyonda sizler de yer alın. Sizin
vicdanlarınıza bırakıyoruz. Bir yerde 'silahlar gömülsün' deniliyor,
diğer tarafta burada bazı şahıslara koruculuk yaptırılıyor. Bizim
bölgemizin çocukları silaha layık değil, kaleme, deftere layık olmalı."
Heyet üyeleri, mezarlıkta dua etti
Heyet üyeleri, ailelerle yapılan görüşmenin ardından Gülyazı köyü
mezarlığına giderek, olayda yaşamını yitirenlerin için dua etti.
''Umarım bu sarsıntıyı, insani meseleyi, öbür taraflara anlatmakta başarılı oluruz'' diyen Erdoğan, şöyle konuştu:
''Belkide
beklenen tek şey budur. Bu, anlaşılırsa barış onun üzerine inşa
edilebilir. Ümit ediyorum ki kardeşlerimiz savaşın kurbanı oldular ama
barışın kahramanı olurlar. İnşallah son kaybettiğimiz çocuklarımız onlar
olur. Biz bu barışı onlara adar ve onlara borçlu hissederiz kendimizi.
Çocuklarımız cennettedir, sorunu yaşayan biziz. Her savaş, barışını,
yitirdiği canlara borçludur. Onlar barışın kahramanıdır. Nur içinde
yatsınlar.''
Heyet üyeleri, daha sonra Şırnak'tan ayrıldı.
Ege Bölgesi Heyeti, Denizli'de şehit ailesini ziyaret etti
Öte yandan Akil İnsanlar Ege Bölgesi Heyeti de Denizli'de geçen yıl
kasım ayında Siirt'te askeri helikopterin düşmesi sonucu şehit olan
Astsubay Üstçavuş Vedat Avcı'nın ailesini ziyaret etti.
Heyet
Başkan Vekili Avni Özgürel ile Fuat Keman, Fadime Özkan ve Hasan
Karakaya, Pelitlibağ semtinde bulunan Şehit Vedat Avcı'nın ailesinin
oturduğu eve giderek, şehit annesi Cemile Avcı ile görüştü.
Zaman
zaman gözyaşlarına hakim olamayan Cemile Avcı annelerin yüreğinin çok
yandığını belirterek, ''Hergün ağlıyorum. Hiç televizyon izleyemiyorum.
Asker görüntüsü görmek bile istemiyorum. Çözüm süreci 6 ay önce neden
olmadı, böyle bir şey olsaydı keşke. Sürekli, 'Keşke 6 ay önce olsaydı
da benim yavrum o göreve gitmeseydi' diyorum. İnşallah anneler
ağlamasın'' diye konuştu.