"Biz de bir devrim yaptık"
Başbakan Yardımcısı Atalay, Türkiye'deki
"sessiz devrim'i"
anlattı.
07 Nisan 2013 Pazar
Siyaset Ekonomi ve Toplum Araştırmaları
Vakfı (SETA) tarafından Arapça
yayınlanan
Ru'ye Türkiyye dergisinin 3. yayın yılı
dolayısıyla,
Libya'nın başkenti Trablus'ta
''Kuzey Afrika'nın Yeni Jeopolitiği:
Türkiye ve
Libya'' başlıklı sempozyum düzenlendi.
Sempozyumun açılışında bir konuşma yapan Başbakan Yardımcısı Beşir
Atalay,
“Türkiye tecrübesi 11 yıllık uzun bir süreç
sonucunda
gerçekleşti.
Bu dönem, Türkiye'nin gerçekten büyük bir
değişim geçirdiği
bir dönemdir.
Biz de bir devrim yaptık.
Biz buna ''sessiz devrim''
diyoruz.
Bu dönem, Türkiye'nin gerçekten büyük bir değişim geçirdiği
bir dönemdir. Biz de bir devrim yaptık.
Biz buna 'sessiz devrim''
diyoruz.
Bu devrimi anlatan bir kitap hazırlattım.
''Sessiz Devrim''
adını
taşıyor.
Yakında bu kitap Arapça ve İngilizce tercümeleriyle birlikte
yayınlanacak.
Siz Libyalılar burada bir halk devrimi yaptınız.
Mısır, Tunus ve Yemen'de halk devrimleri yapıldı.
Biz de bir devrim
yaptık ama biz bu devrimi demokratik işleyiş içinde yaptık.
AK Parti
hükümeti olarak hukuk ve demokrasi çerçevesinde milletle birlikte bir
devrim yaptık.
Halk meydanlarda toplanmadı ama bize reyini verdi. Her seçimde daha
fazla destek ve oy
verdi.
Son seçimde yüzde 50'nin desteğini
alarak,
yine millete dayanarak ve onun gücünü arkamızda hissederek yaptık bu
devrimi.”
Dedi.
''SURİYE KONUSUNDAKİ SESSİZLİĞİ ANLAMAK MÜMKÜN DEĞİL''
Suriye meselesine de değinen Atalay şunları söyledi:
''Suriye'de zalim bir yönetimin şehit ettiği
vatandaş sayısı 70 binden
fazla.
O güzelim İslam şehirleri harap oldu.
O güzelim Halep şehri
havadan bombardımanlarla neredeyse yok oldu. Böylesine acımasız bir
yönetim var orada. Bildiğiniz üzere Türkiye Suriye ile
komşu, bin
kilometre sınırımız var.
Bu yüzden olup biten her şeyi içimizde
yaşıyoruz.
Şu an ülkemizde yaklaşık 350 bin Suriyeli sığınmacı var. Bu
insanlar için kamplar oluşturduk.
Onları en iyi şekilde misafir etmek ve
kardeşlerimizi rahat ettirmek için her şeyi
yapıyoruz.
Türkiye olarak o
kardeşlerimiz için
hiçbir masraftan kaçınmıyoruz.
18 tane
kampımız var.
Adeta yeni şehirler kurduk
mülteciler için. Eğitim ve sağlık hizmetleri
veriyoruz. Hala bu mülteci akışı devam ediyor.
Bütün bunlar olurken
Uluslararası camianın
Suriye konusundaki sessizliğini anlamak
mümkün
değil.
70 bin insan ölmüş ve BM
Güvenlik Konseyi hala kendi arasında
anlaşarak net ve çözücü bir tavır geliştirebilmiş
değil. Oradaki
diktatörlüğün son bulması ve
millet iradesi doğrultusunda yeni bir
yapının kurulması dileğimizdir.
Türkiye bu konuda
üzerine düşen ne varsa
yapmaktadır, yapmaya devam edecektir.''
AA