Çifte vatandaşlığa geçin
14 Nisan 2013 PARİS
Başbakan Yardımcısı Arınç, Fransa'da yaşayan Türklere
"Çifte vatandaşlığa geçin"
çağrısı yaptı.
Avrupa'daki Türk medyasıyla 3. kez yapılan
konferans için Paris'te bulunan Başbakan
Yardımcısı Bülent Arınç, Fransa'daki Türk
sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve
vatandaşlarla Paris'teki konsoloslukta görüştü.
Görüşmede,
çifte vatandaşlığa geçmenin önemine değinen Arınç,
"Çifte vatandaşlığa
geçmeniz, bu ülkedeki varlığınızın tescili açısından da önemli"
ifadesini kullandı. Arınç, Fransa'daki Türklerin ülke siyasetiyle
yakından ilgilenmesi tavsiyesinde de bulundu.
Yerel seçimlerde
aday olacak Türk kökenli seçmenlere başarılar dileyen Arınç, Fransa'daki
Türklerin siyasetle ilgilenmesinin, seslerini daha güçlü bir şekilde
duyulmasını sağlayacağını söyledi.
Türkiye'de son dönemdeki
ekonomi, dış politika ve altyapı alanında yapılan reformlara ilişkin
bilgiler veren Arınç, "Küresel kriz döneminden geçtiğimiz şu dönemde
Türkiye, en başarılı ülkeler arasında yer alıyor. Ekonomik rakamlar da
bunu açıkça gösteriyor. İspanya, Yunanistan gibi ülkelerde işsizlik
oranı yüzde 25'e çıkarken, bizde düşüyor. Kişi başına düşen milli gelir 2
bin dolardan 10 bin 500 dolara çıktı. Bu önemli bir artışı gösteriyor"
diye konuştu.
Dış politikada da Türkiye'nin daha güçlü bir hale
geldiğini kaydeden Arınç, "Herkes Türkiye'nin durumunu artık daha iyi
biliyor" dedi. Sağlık sektörü ve altyapı çalışmaları hakkında da bilgi
veren Arınç, 16 bin 500 kilometre yol yapıldığını, 3 tren hattının
hizmete sokulduğunu anlattı.
Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) ile
ilişkilerine de atıfta bulunan Arınç, "Türkiye, AB üyesi olursa yük
olmayacak. Aksine, onların yükünü alacak. Onlar da artık bunun farkında"
değerlendirmesinde bulundu.
Fransa ile ilişkiler
Fransa
ile geçmişte bazı soğuklukların
yaşanmış olabileceğini kaydeden Arınç,
bu ülkede iktidar değişikliğiyle ikili ilişkilerin de daha güçleneceği
inancında olduğunu ifade etti.
Türk-Fransız ilişkilerinin
tarihinin çok köklü
olduğunu ve Türkiye'nin başta hukuk ve üniversite
olmak üzere Fransa'nın birçok
kurumundan etkilendiğinin altını çizen
Arınç,
mevcut 15 milyar avroluk ticaret hacminin
yeterli olmadığını,
bunun daha da artırılmasını umut ettiklerini söyledi.
Çözüm süreci
Türk dernek temsilcilerinin çözüm süreciyle ilgili sorularını da
yanıtlayan Arınç,
"Hepimizin arzusu terörün son bulması, şiddetin
durması. Şiddet olmayacaksa bundan güzel ne olabilir?
Kim buna 'hayır'
diyebilir" ifadesini kullandı.
Gelinen noktanın iyi olduğunu vurgulayan
Arınç,
"Silahlar susarsa şehit haberleri biterse kim buna hayır
diyebilir? İnşallah bu beladan da kurtulacağız"
diye konuştu.
Fransa
Parlamentosu'nda gündeme gelen 1915
olaylarının inkarı ile ilgili yasa
tasarısı konusunda görüşlerini açıklayan Arınç,
"Bizim bu iddiaları
kabul etmemiz mümkün değil.
Biz soykırım yapmadık.
Bunu reddediyoruz"
dedi.
Dünyanın diğer ülkelerinde olduğu gibi Anadolu'nun
topraklarında da bazı trajik olayların yaşanmış olabileceğini belirten
Arınç, bu olaylarda sadece Ermenilerin değil
Türklerin de mağdur
olduğunu hatırlattı.
Yurtdışındaki Türklerin bulundukları
ülkelerin hukuk kurallarına uymaları gerektiğini
vurgulayan Arınç,
hatalı gördükleri uygulamaların düzeltilmesi konusunda da
organize bir
şekilde seslerini yükseltmelerini tavsiye etti.
Toplantıya
katılan Türk dernek temsilcileri,
bedelli askerlik fiyatının yüksek
olması,
Fransa'da minareli cami inşaat iznini almakta
yaşanılan
sıkıntılar, yurtdışında oy
verememeleri, pasaport harçlarının pahalı
olması konularında şikayetlerini dile getirdi.
Dernek
temsilcileri ayrıca, Fransa'nın
Strasbourg kentindeki Türk İlahiyat
Yüksekokulunun, diğer kentlerde de
kurulmasını ve 2015 yılında Türklerin
Fransa'ya gelişinin 50. yıl dönümü kutlamaları
çerçevesinde, ABD'de
olduğu gibi Türk
yürüyüşü düzenlemek istediklerini söyledi.