Mahkemeler zorbalığa pabuç bırakmaz
10 Nisan 2013
Adalet
Bakanı Ergin, Bakanlar Kurulu'nda Ergenekon davası duruşmasında
yaşananlara ilişkin mahkeme heyetinin tuttuğu tutanağın tartışıldığı
iddialarının doğru olmadığını söyledi.
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, ''Bakanlar Kurulu'nda, Ergenekon davası
duruşmasında yaşananlara ilişkin mahkeme heyetinin tuttuğu tutanağın
tartışıldığı'' iddialarının doğru olmadığını belirterek, ''İçişleri
bürokrasinin getirdiği bilgiler tartışılmıştır. Mahkemenin tuttuğu
tutanağı şu ana kadar ben bile görmüş değilim. Türkiye Cumhuriyeti
mahkemeleri, zorbalığa ve dayatmaya pabuç bırakmazlar'' dedi.
''1999'dan bu yana zaman zaman görüşmeler yapıldı''
Ergin, TBMM Genel Kurulu'nda, kamuoyunda ''4. Yargı paketi'' olarak
bilinen İnsan Hakları ve İfade Özgürlüğü Bağlamında Bazı Kanunlarda
Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın birinci bölümü üzerindeki
görüşmelerde milletvekillerinin sorularını yanıtlarken de terör örgütü
ele başıyla, Türkiye'ye getirildiği 1999 yılından bu yana zaman zaman
görüşmeler yapıldığını söyledi.
Ergin, ''Bu görüşmeler nedeniyle
1999 yılında örgüte bağlı silahlı unsurlar yurt dışına çıkış girişiminde
bulunmuşlardır. Bazı sıkıntılardan mütevellit süreç akamete uğramıştır
ve maalesef bugüne kadar sorun süregelmiştir'' diye konuştu.
CHP'nin
terör ve Kürt sorununa ilişkin çok sayıda raporu olduğunu hatırlatan
Ergin, ''Devletin elinde olan imkanı kullanmaması görevi ihmal olur.
Türkiye'yi gelecekte bu problemden arındırmak bu ülkeye sevdayla bağlı
olanların işidir'' dedi.
Sorunun Türkiye'nin doğusundakilerin de
batısındakilerin de canını yaktığını dile getiren Ergin, amacın
silahların tamamen devre dışı bırakılması olduğunu vurguladı. Ergin,
''Belli bir mesafe alınırsa hukuk sınırları içinde sürecin
sonlandırılması çalışmaları gelecektir'' diye konuştu.
''Öcalan'ın mektuplarına da aynı uygulama yapılıyor''
CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, terör örgütü elebaşı Abdullah
Öcalan'ın mektuplarından bahsederek, bu mektuplara diğer mahkumların
mektuplarında olduğu gibi ''görüldü'' damgası vurulup vurulmadığını
sordu.
Adalet Bakanı Ergin, İnce'nin sorusunu, ''İmralı'daki
uygulamaların tamamı, 370 ceza infaz kurumundakilerle bire bir aynıdır.
Mektuplarda, yazışmalarda kontrol olmadan hiçbir işlem yapılmaz. Oraya
gidenler de kontrol edilir, çıkanlar da kontrol edilir. Görüşmeye
gidenler kendileri cevapları getirmezler, notları götürmezler.
Silivri'de, Sincan'da, İzmir'de ne varsa, İmralı'daki F tipi cezaevinde
de o var. Farklı bir uygulamamız yok'' diye cevapladı.
İnce'nin, ''Damga yok'' sözleri üzerine Ergin, ''Yapılan bütün işlemler kayıt altındadır. Hiçbir eksiğimiz yok'' dedi.
İçişleri Bakanlığının internet sitesinden de dün bir haber sitesinde,
''CHP'li Özgündüz'den Barikat Savunması'' başlığıyla verilen, ''Jandarma
tarafından Silivri Cezaevi Kampüsü'nde görülen davada geçen olaylara
ilişkin, saat 14.30'da tutulan tutanağın saat 15.30'da toplanan Bakanlar
Kuruluna kim tarafından ve neden gönderildiği'' yönündeki haberlere
ilişkin açıklama yapıldı.
Açıklamada, Silivri Ceza İnfaz
Kurumları Kampüsü'nde önceki gün görülen dava öncesinde, İstanbul 13.
Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı'nın duruşmanın güvenliğini sağlamakla
görevlendirilen jandarma personeline, duruşma sırasında meydana
gelebilecek olaylarla ilgili tutanak tutulması talimatını verdiği
belirtildi.
Duruşma salonunda meydana gelen olayların adli olay niteliği taşıdığı kaydedilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
''Adli
bir olayla ilgili olarak hazırlanan tutanağın yetkili merciler dışında
herhangi bir makama verilmesi mümkün değildir. Bu kapsamda, duruşmanın
güvenliğini sağlamakla görevli jandarma personeli tarafından tanzim
edilen tutanak, duruşma sonunda mahkeme başkanına teslim edilmiştir.
Jandarma tarafından duruşma sırasında tanzim edilen tutanak, mahkeme
başkanından başka herhangi bir kişi veya kuruma verilmemiştir.''