TSK'nın ihtiyaçlarını karşılayacağız
10 Nisan 2013 İSTANBUL
Savunma
Sanayii Müsteşarı Murad Bayar,
''TSK'nın ihtiyaçlarını kendi
imkanlarımızla karşılayacağız ve bunun için ne gerekiyorsa yapacağız''
dedi
İstanbul Aydın Üniversitesi Mühendislik-Mimarlık Fakültesi'nce,
üniversitenin Florya Yerleşkesi'nde düzenlenen ''Türk Savunma Sanayiinin
Bugünü ve Yarını'' başlıklı konferansta konuşan Bayar, Türkiye'nin
bulunduğu coğrafya sınırları itibariyle kriz bölgesinde yer aldığını,
savunma ve güvenlik konusuyla karşı karşıya olduğunu söyledi.
Savunma
Sanayii Müsteşarlığı'nın 1985'te kurulduğunu anımsatan Bayar, TSK'nın
askeri ihtiyaçlarının o güne kadar TSK bünyesinde ve yurt dışından
tedarik edilmek suretiyle karşılandığını anlattı. Bayar, sözlerini şöyle
sürdürdü:
''Daha kalıcı bir yapı ile tedarik ve sanayi işi bir
araya getirilmek isteniyor. Bugün bizim yapmaya çalıştığımız tamamen bu.
Çalkantılı dönemlerden sonra rotamızı belirledik. TSK'nın ihtiyaçlarını
kendi imkanlarımızla karşılayacağız ve bunun için ne gerekiyorsa
yapacağız. Projelerin belli bir zamana ihtiyacı var. Herhangi bir ciddi
savunma ihtiyacına teknolojik çözümü 5 ile 10 yıldan önce ortaya
çıkaramıyorsunuz. Bir yandan sistemi, bir yandan da ürünü
geliştiriyorsunuz. Türkiye'de bu altyapılar yeni gelişiyor. Bir yandan
da uçağımızı, gemimizi yapıyoruz.''
Bayar, askeri sistemlere ait
malzemelerin günlük hayattaki malzemelerden çok daha farklı şartlar
altında kullanıldığını ve bundan dolayı pahalı olduğunu aktardı.
''Kirpi'yi 50 bin kilometre koşturduk''
Mayına karşı geliştirilen ''Kirpi'' aracını uzun testler sonrasında
kullanıma aldıklarını anlatan Bayar, ''Bütün tasarımıyla mayına karşı
özel bir dizayn. Üretime başladı, teslimi de yapıldı. İmtihan bölgede 7
kere mayın patladı altında. İçinde 13 asker varken tek şehit verilmedi.
Oraya kadar o ürünümüzün teknolojisinin olgunlaşıp oturmuş olması
gerekir. Askere vermeden 50 bin kilometre koşturduk'' ifadelerini
kullandı.
Bayar, Türkiye'nin savaş gemisi Milgem'in, tüm
donanımı, sistemi ve dizaynıyla tamamen Tuzla'daki tersanelerde milli
teknolojiyle üretildiğini söyledi.
Murad Bayar, Savunma Sanayii
Müsteşarlığı'nın, TSK'nın yanı sıra MİT ve Emniyet Genel Müdürlüğü'ne de
proje sunduğunu ifade etti.
İlgili kurumlardan kendilerine
gelen talepleri özel sektöre yaptırdıklarını kaydeden Bayar, Türkiye'de
özel sektörün bu talepleri karşılayabilecek seviyeye ulaştığını söyledi.
F-16 uçaklarının, Amerikalı şirketin lisansı ile Türkiye'de
üretildiğini dile getiren Bayar, ''Lisans ile üretmek sizi onun sahibi
yapmıyor. Bu konu Türkiye'de çok anlaşılmış bir konu değil. Diğer
sektörlerde de durum aynı. Otomotivde de üretim kısmını yapıyoruz. Değer
zinciri ürünün tasarım mühendisliğinden başlıyor, prototipi,
olgunlaşması, üretimi, teslimi, satış sonrası servisi... Bu zincire
baktığımızda Türkiye'deki kısmı üretim kısmı. Diğer kısımlarda biz
yokuz. Sanayide de savunmada da aynı, üretim yüzde 25'tir. Geri kalanı
tasarımda, mühendislik kısmında. Savunmada da 2000'lere kadar aynısını
biz yapıyorduk. Biz artık bu ürünlerin tamamını kendimiz yapalım
diyoruz'' şeklinde konuştu.
Bayar, Ar-Ge çalışmalarına büyük önem verdiklerini kaydederek, bu yıl içinde Pendik'te bir teknopark kuracaklarını anlattı.